Çin Devlet Başkanı Şi Jinping ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından Donald Trump, Çin’i ziyaret etme planlarını açıkladı. “Çok iyi” olarak tanımlanan görüşmenin, Beyaz Saray’a karşılıklı bir daveti içerdiğini belirtti, ancak her iki taraf da böyle bir yolculuğu resmi olarak doğrulamadı.
Bu, Trump’ın Şubat ayında Pekin’e karşı ticaret önlemleri başlatmasından bu yana iki lider arasındaki ilk iletişimi işaret ediyor. Çin devlet medyası, görüşmenin Beyaz Saray’ın isteği üzerine gerçekleştiğini bildirdi.
Trump, 90 dakikalık görüşmeyi sosyal medyada duyurarak, odak noktasının ticaret olduğunu ve “her iki ülke için de çok olumlu bir sonuç” elde edildiğini iddia etti. Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ile bir görüşmede, “Beni Çin’e davet etti ve ben de onu buraya davet ettim… Bir noktada First Lady ile birlikte oraya gideceğim ve umarım o da Çin First Lady’si ile buraya gelecek” dedi.
Çin’in açıklaması davetlerini kabul ederken, Trump’ın karşılıklı teklifini atladı. Xinhua haber ajansı, Şi’nin ABD’yi “Çin’e karşı aldığı olumsuz önlemleri geri çekmeye” çağırdığını ve Çin’in daha önce ulaşılan anlaşmalara bağlılığını vurgulayarak, yakın zamanda yapılan bir Cenevre anlaşmasına atıfta bulunduğunu bildirdi.
Her iki ülke de, Trump tarafından başlangıçta gümrük vergilerini önemli ölçüde azaltmayı amaçlayan “tam bir sıfırlama” olarak tanıtılan bu anlaşmayı ihlal etmekle karşılıklı olarak suçladı. Bu, Trump’ın çeşitli ülkelere gümrük vergileri uygulamasını, Çin’in en yüksek oranları taşımasını ve Pekin’den misilleme önlemlerini, %145’lik gümrük vergilerine ulaşmasını izledi.
Mayıs ayında yapılan bir ateşkes, ABD’nin Çin mallarına uyguladığı gümrük vergilerini %30’a düşürdü, Pekin ise ABD ithalatına uyguladığı vergileri %10’a düşürdü ve kritik mineral ihracatındaki kısıtlamaları hafifletmeyi taahhüt etti. Anlaşma, kapsamlı bir ticaret anlaşması için 90 günlük bir süre belirledi.
Ancak, anlaşma ihlalleri iddialarıyla müteakip görüşmeler durdu. ABD, Çin’in kritik minerallerin ve nadir toprak mıknatıslarının sevkiyatını yeniden başlatmamasından bahsetti, Çin Ticaret Bakanlığı ise bu iddiaları reddetti ve yeni bilgisayar çipi kısıtlamaları yoluyla anlaşmayı baltalamakla ABD’yi suçladı.
Trump’ın son eylemleri arasında yarı iletken tasarım yazılımlarına yeni ihracat kısıtlamaları ve Çinli öğrenciler için vize iptalleri yer alıyor. Görüşmenin ardından Trump, nadir toprak ürünleriyle ilgili endişelerin giderilmesi gerektiğini belirterek, Çinli öğrencilerin hoş geldiniz olduğunu ancak incelemeye tabi tutulacaklarını ekledi.
Çin devlet medyası, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’in Çin’in adaya yönelik “yakın” bir tehdidini iddia etmesinin ardından Şi’nin Washington’a Tayvan’ı ele alış konusunda ihtiyatlı tavsiyelerde bulunduğunu iletti. Hegseth, Pekin’in güç dengesini değiştirmek için askeri güç kullanma potansiyelini vurguladı. Çin, Tayvan’ı ayrılıkçı bir il olarak görüyor ve yeniden birleşme için güç kullanımını dışlamadı, ABD ise Tayvan’a askeri destek sağlıyor ancak “Tek Çin” politikasına bağlı kalıyor.
Çin’in açıklamasına göre Şi, ABD’yi çatışmayı önlemek için Tayvan konusunda ihtiyatlı davranmaya çağırdı. Trump-Şi görüşmesi aylar süren sessizliğin ardından geldi ve Beyaz Saray’ın erken iletişim sözünü yerine getirdi. Trump daha önce sosyal medyada hayal kırıklığını dile getirerek Şi’yi “ÇOK SERT VE ANLAŞMA YAPMAK İÇİN OLDUKÇA ZOR!” olarak nitelendirdi.
Trump’ın doğrudan müzakere tarzı, Çin’in delege edilmiş ekipleri ve özenle planlanmış etkileşimleri tercih etmesiyle tezat oluşturuyor ve ilişkilerinin karmaşıklığını ve karşılıklı olarak kabul edilebilir sonuçlara ulaşmadaki zorlukları vurguluyor.
ABD, İsrail ve ABD’yi “gayrimeşru” bir şekilde hedef almalarını gerekçe göstererek dört UIM yargıcına yaptırım uyguladı.
Elon Musk’ın Trump’ın harcama faturasını “iğrençlik” olarak nitelendirmesi, dünyanın en güçlü siyasetçisi ve en zengin bireysi arasında kamuoyu tartışmasını alevlendirdi.
Özellikle Joe Biden’ın sağlığıyla ilgili açıklamaların ardından yaşlanan siyasi adaylarla ilgili endişeler, Demokratlar arasında tartışmalara yol açıyor.
Harvard’ın “hükümet intikamı” iddiasıyla Trump’a açtığı dava, karmaşık siyasi tabloya bir başka katman ekliyor.