Tehlikeli bisiklet sürüşüyle ölüme sebebiyet vermekten suçlu bulunan bisikletçiler, düşünülen yeni yasal reformlar kapsamında ömür boyu hapisle karşı karşıya kalabilirler.
Halihazırda, bu tür suçlardan mahkûm edilen bisikletçiler, at arabası sürücüleri için 1861’de hazırlanmış bir yasa kapsamında en fazla iki yıl hapis cezası ile karşı karşıya kalabiliyorlar.
Ulaştırma Bakanlığı’na (DfT) göre, şu anda Parlamento’da olan Suç ve Polislik Yasası’nda önerilen bir hükümet değişikliği, bisiklet suçlarını sürücülere uygulanan cezalarla eşit hale getirecek.
Yasa geçerse, tehlikeli bisiklet sürüşüyle ağır yaralanmaya ya da dikkatsiz veya düşüncesiz bisiklet kullanımı ile ölüme sebebiyet verilmesi durumunda beş yıla kadar hapis, para cezası veya her ikisi birden gündeme gelebilecek.
Dikkatsiz veya düşüncesiz bisiklet kullanımı ile ciddi yaralanmaya sebep olanlar ise iki yıla kadar hapis, para cezası veya her ikisiyle karşılaşabilecek.
Hükümet tahminlerine göre, geçen yıl Birleşik Krallık’taki 1.600 trafik ölümü arasında dört ölüm bisikletçilere atfedildi.
Bir Ulaştırma Bakanlığı sözcüsü, 160 yıllık yasanın güncellenmesiyle ilgili atılan adımın, “sorumsuzca hareket eden küçük azınlığın yasanın tüm ağırlığıyla yüzleşmesini sağlamak” amacı taşıdığını söyledi.
Sözcü ayrıca, “Tehlikeli bisiklet kullanımı kesinlikle kabul edilemez ve tüm yol kullanıcılarının güvenliğini sağlamak bu hükümet için temel bir önceliktir,” dedi.
Şu anda komite aşamasında olan Suç ve Polislik Yasası’na önerilen değişikliğin uygun zamanda Parlamento’da tartışılacağı bildirildi.
Daha önce Muhafazakâr Milletvekili Sir Iain Duncan Smith, Ceza Adaleti Yasası’nın reforme edilmesi ve tehlikeli olaylara karışan bisikletçilerde daha fazla hesap verebilirlik için kampanya başlatmıştı.
Çabaları, 2016’da bir bisikletçiyle çarpışma sonucunda eşi Kim hayatını kaybeden Matthew Briggs tarafından da desteklendi.
Olayda adı geçen bisikletçi Charlie Alliston, önde freni olmayan sabit vites bir bisiklet kullanıyordu. Adam adam öldürmeden beraat etti, ancak “dikkatsiz ve tehlikeli sürüşle” yaralamaktan suçlu bulundu.
Bay Briggs BBC’ye yıllardır savunuculuk yaptıktan sonra, şimdi ilerlemenin “bir atılımın eşiğinde” olduğunu gördüğünü ama yasanın yürürlüğe girmesine kadar “temkinli iyimser” kaldığını söyledi.
Sadece kendi adına değil, diğer yasını tutan aileler adına da minnettarlığını dile getirdi ve onların devam eden, sakin çabalarını “felaketten olumlu bir şey çıkarmaya” yönelik olarak övdü.
Briggs, bisiklet kullanımının, “farklı bir döneme ait” güncelliğini yitirmiş hukuki düzenlemeler nedeniyle fiilen “yasal denetimden uzak” kalmasının “anlaşılmaz” olduğunu belirtti.
Ulaştırma Bakanı Heidi Alexander’a yakın bir hükümet kaynağı, yasanın “ilk fırsatta” geçirilmesinin kişisel bir öncelik olduğunu belirtti ve Alexander’ın, Bay Briggs’in eşinin ölümünde onun seçim bölgesini temsil ettiğine dikkat çekti.
Bay Briggs, Alexander’ı “olağanüstü nezaketi” ile, hukuki değişim savunusunda “cesareti ve bağlılığı” nedeniyle ve sık sık “güçlü” bisikletçi lobisine rağmen gösterdiği çabalar için övdü.
Cycling UK kampanya yöneticisi Duncan Dollimore, kuruluşun “orantılı, kanıta dayalı bir yasal düzenlemeyi” desteklediğini, fakat aktif ve sürdürülebilir ulaşımın halk sağlığı ve çevreye faydaları göz önüne alındığında bisiklet kullanımının caydırılmasından kaçınılması gerektiğinin altını çizdi.
Bu tür suçların sadece “çok küçük bir yüzdeliği” etkileyeceğini ve bisiklet kaynaklı ölümcül çarpışmaların “son derece nadir” olduğunu ekledi.
Bir Ortak Çalışma Anlaşması, bölgedeki tehlikeli yolların güvenliğini artırmayı hedefliyor.
Belediyeye göre, yaya geçidi kullanım ömrünün sonuna yaklaşıyor.
Resmi sayımlar, Square Mile bölgesinde bisiklet kullanımının iki yılda %50’den fazla arttığını gösteriyor.
Bexhill’in tarihi şehir merkezinde büyük kamyonların yasaklanmasını isteyen bir dilekçe değerlendirilmekte.
Tadej Pogacar, üçüncü Liège–Bastogne–Liège zaferini kazanarak spordaki üstünlüğünü daha da pekiştirdi.