Gazze ablukasını delmeye çalışırken İsrail yetkilileri tarafından durdurulan Madleen Özgürlük Filosu’ndaki sekiz aktivistten altısı sınır dışı edildi, bunu İsrail dışişleri bakanlığı doğruladı. İsrail insan hakları grubu Adalah, “uluslararası sularda yasadışı durdurma” olarak nitelendirdikleri olayın ardından 72 saatten fazla gözaltında kaldıktan sonra aktivistlerin serbest bırakıldığını bildirdi.
Aktivistlere hukuki danışmanlık sağlayan Adalah, cuma günü sınır dışı edilmeyi bekleyen iki kişinin gözaltında kaldığını belirtti. Perşembe günü sınır dışı edilenler arasında Avrupa Parlamentosu üyesi Fransız-Filistinli Rima Hassan da vardı. İsrail dışişleri bakanlığının, aktivistlerin uçağa bindikleri fotoğraflara eşlik eden X gönderisinde, “Rima Hassan dahil ‘selfie yatı’ndan altı yolcu daha İsrail’den ayrılıyor. Hoşça kalın – ve ayrılmadan önce bir selfie çekmeyi unutmayın” diye alaycı bir şekilde yazıldı.
Adalah’a göre, sınır dışı edilen diğer beş aktivist Mark van Rennes (Hollanda), Suayb Ordu (Türkiye), Yasemin Acar (Almanya), Thiago Avila (Brezilya) ve Reva Viard (Fransa) idi. Givon hapishanesinde kalan Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi’nin (her ikisi de Fransız) cuma öğleden sonra sınır dışı edilmesi bekleniyor. Adalah, aktivistlerin “kötü muamele, cezalandırıcı önlemler ve saldırgan davranışlarla” karşılaştığını, ikisinin de tecritte tutulduğunu ve derhal ve yasal olarak serbest bırakılmalarını istediğini iddia ediyor.
İsrail dışişleri bakanlığı daha önce sınır dışı etme belgelerini reddedenlerin yasal işlemle karşı karşıya kalacağını belirtmişti. On iki kişi taşıyan Madleen, Gazze’nin yaklaşık 185 km batısında durdurulmuştu. Özgürlük Filosu Koalisyonu (FFC), ablukayı protesto ederek ve insani krizi vurgulayarak Gazze’ye sembolik yardım ulaştırmayı amaçlayan seferi düzenlemişti. İsrail dışişleri bakanlığı, yatın “tek bir kamyon yükünden daha az yardım” taşıdığını reddetti.
Durdurulmanın ardından Greta Thunberg ve iki Fransız vatandaşı da dahil olmak üzere dört aktivist derhal sınır dışı edildi. Fransa’ya vardığında Thunberg, İsrail yetkililerini uluslararası sularda kaçırmakla suçladı. İsrail dışişleri bakanlığı, ablukayı delme girişimlerinin “tehlikeli, yasadışı ve devam eden insani çabalara zarar verdiğini”, yardımın “gerçek insani kanallar” aracılığıyla aktarılacağını savundu.
İsrail’in 2 Mart’ta Gazze’ye insani ve ticari malzeme teminini durdurmasının ardından yenilenen askeri saldırı, Hamas ile iki aylık ateşkesi sona erdirdi. İsrail bu baskı taktiğinin Gazze’de tutulan rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamayı amaçladığını iddia ederken, BM, bunun sonucunda ortaya çıkan gıda kıtlığı nedeniyle Gazze’deki 2,1 milyon sakinin felaket seviyesinde açlıkla karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı. Üç hafta önce başlayan daha geniş çaplı bir saldırının ardından İsrail ablukayı kısmen hafifleterek temel gıda maddelerine izin verdi ve İsrail ve ABD tarafından desteklenen Gazze İnsani Vakfı aracılığıyla dağıtım önceliğini belirledi. BM ve diğer yardım kuruluşları, insani ilkelerin ihlallerine atıfta bulunarak işbirliğini reddetti.
Bu durum, İsrail’in 7 Ekim 2023’teki Hamas sınır ötesi saldırısına yanıt olarak Gazze’deki askeri operasyonunun üzerinden 20 ay sonra yaşanıyor. Bu saldırı yaklaşık 1200 İsrailli’nin ölümüne ve 251 rehin alınmasına neden olmuştu. Gazze’deki Hamas yönetimi sağlık bakanlığı, o zamandan beri Gazze’de en az 55.207 kişinin öldüğünü bildiriyor.