Hükümet, Sir Tony Blair’ın fosil yakıt kullanımını azaltma çabalarının “başarısız olmaya mahkum” olduğu yönündeki iddiasının ardından, net sıfır hedeflerine olan bağlılığını yineledi ve yeni bir hareket tarzı çağrısı yaptı.
Eski İşçi Partisi başbakanı, iklim değişikliği tartışmalarının “irrasyonel” bir hâl aldığını, varlıklı ülkelerin vatandaşlarının “küresel emisyonlara katkılarının önemsiz olduğunu gördüklerinde” kişisel maliyetleri kabule istekli olmadıklarını savundu.
Muhalif gruplar, Blair’ın açıklamalarını Sir Keir Starmer’ın Birleşik Krallık’ta sera gazı emisyonlarında 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşma taahhüdüne yönelik bir eleştiri olarak yorumladı.
Başbakanın Soru Saatinde yanıt veren Sir Keir, “Tony Blair’ın yorumlarının ayrıntılarına bakarsanız, mevcut stratejimizle tamamen aynı fikirde olduğunu görürsünüz,” dedi.
İşçi Partisi yetkilileri, net sıfır hedefinin peşinden gitmenin önemli ekonomik fedakârlıklar içermeyeceğini ve günlük yaşam üzerinde sınırlı bir etkisi olacağını sürdürüyorlar.
Oturumdan hemen önce Tony Blair Enstitüsü (TBI), hükümetin 2050 net sıfır hedefini destekleyen ve Birleşik Krallık’ın yaklaşımını “doğru yol” olarak nitelendiren bir açıklama yayımladı.
Enstitüye, artan siyasi gerilimler sırasında tutumunu netleştirmesi için hükümetten bir istek gelip gelmediği sorulduğunda, başbakanın sözcüsü özel görüşmeler hakkında yorum yapmaktan kaçındı.
Sir Keir’in sözcüsü ayrıca başbakanın Enerji Bakanı Ed Miliband’a güveninin tam olduğunu, kendisinin “mükemmel bir iş çıkardığını” belirtti.
Ancak, iklim tartışmasında “histeri”nin egemen olduğu yönündeki Sir Tony’nin değerlendirmesiyle aynı fikirde olmadı.
Gazetecilere şunları söyledi: “Bunun doğru olduğunu düşünmüyorum; yaklaşımımız Birleşik Krallık bağlamında pratik ve pragmatik kalmaya devam ediyor.”
“Net sıfır politikamız açık ve nettir. Sonuçta fosil yakıt piyasalarına bağımlılığın yükünü İngiliz haneleri taşıyacaktır.” diye ekledi.
Blair tarafından 2006’da sipariş edilen önemli bir iklim ekonomisi raporunun yazarı Nicholas Stern, son TBI raporunu “kafa karıştırıcı ve yanıltıcı” olarak nitelendirdi.
Stern, raporun küresel karbon azaltma yolunda kaydedilen ilerlemeyi küçümsediğini ve Birleşik Krallık’ın öncü liderliğini tanımadığını belirtti.
“Birleşik Krallık net sıfır rotasında bocalarsa, bu uluslararası kararlılığı zayıflatabilir. Birleşik Krallık’ın rolü önemli olmaya devam ediyor,” dedi İklim Değişikliği Grantham Araştırma Enstitüsü başkanı Prof. Stern.
TBI’nin bulguları, önümüzdeki yirmi yılda fosil yakıt kullanımının öngörülen artışı ve dünya genelinde hava yolculuğunun iki katına çıkmasının mevcut iklim çabalarına birer meydan okuma olduğunu vurguluyor.
“Bunlar zorlayıcı gerçekler, hızlıca fosil yakıtları ‘aşamalı olarak kaldırmaya’ ya da tüketimi azaltmaya dayalı bir strateji uygulanabilir değildir,” diye yazdı Blair raporun önsözünde.
Belgede, ticari tutarlılık için mevcut karbon hedeflerinin korunmasını ancak başarıya ulaşma yöntemlerinin köklü biçimde yeniden değerlendirilmesi tavsiye ediliyor.
Karbon tutma ve nükleer füzyon gibi teknolojik ilerlemelere öncelik verilmesi, ayrıca Çin ve Hindistan gibi önde gelen ekonomilerde emisyon azaltımını teşvik etmek için küresel etkileşimin yeniden güçlendirilmesi öneriliyor.
Hem İşçi Partisi hem de önceki Muhafazakâr hükümet, “temiz” elektrik sağlama, 2030’dan itibaren yeni benzinli ve dizel otomobilleri yasaklama ve 2028’e kadar yılda 600.000 elektrikli ısı pompası kurma gibi 2050 net sıfır hedefine ulaşmak için çeşitli girişimlere taahhüt verdi.
Muhafazakâr lider Kemi Badenoch, partisinin 2050 net sıfır hedefi desteğini kısa süre önce geri çekti.
Gölge Çevre Bakanı Victoria Atkins, çevre koruma konusunda geniş bir mutabakat olduğunu kabul etti fakat önerilen önlemler için kamu desteğinin gerekliliğini vurguladı.
Blair’in müdahalesinin hükümetin net sıfır stratejisini yeniden düşünmesi için “net bir sinyal” gönderdiğini ekledi.
İşçi Partisi’nde süregelen iç tartışmalar ortasında, bir hükümet kaynağı, TBI’nin görüşlerinin petrol zengini Suudi Arabistan’dan gelen fonlardan etkilenmiş olabileceğini iddia etti; bu iddia TBI tarafından reddediliyor.
Tony Blair Enstitüsü, “editoryal bağımsızlığını” koruduğunu ısrarla belirtiyor.
İşçi Partisi’nin Tony Blair ve onun siyasi mirasıyla ilişkisi, 2007’deki görevi bırakışından bu yana karmaşıklığını koruyor.
Ed Miliband’in 2010’daki kardeşi David’e karşı liderlik zaferi ile Jeremy Corbyn’in sonraki liderliği, birçokları tarafından Blair’in politikalarından bir kopuş olarak görüldü.
Ancak Sir Keir Starmer’ın 2020’de lider olmasıyla, sık sık Blair’in Downing Street’teki en başarılı müttefiklerini referans göstermiş ve yakın çalışmıştır.
Blair’in eski kabine şefi Jonathan Powell, şu anda Starmer’ın ulusal güvenlik danışmanı olarak görev yapıyor. Eski başkan yardımcısı Liz Lloyd ise politika teslimatı direktörü olarak göreve döndü.
Blair’in en güçlü siyasi müttefiklerinden ve eski kabine üyelerinden Lord Mandelson ise şu anda Birleşik Krallık’ın Washington büyükelçisi.
Bağımsız İklim Değişikliği Komitesi, eleştirel bir rapor yayınladı ve İşçi Partisi’nin göreve geldikten sonra Birleşik Krallık’ın yükselen sıcaklıklara karşı direncini artırmada çok az ilerleme kaydettiğini belirtti.
Westminster’dan ve ötesinden kapsamlı güncellemeler için Siyaset Esasları bültenimize abone olun.
Kirklees Belediyesi’nin yaz planları kapsamında 20’den fazla noktaya yeni şarj üniteleri kurulabilir.
Devon Ortaklığı NHS Vakfı, yakında başlayacak projelerin hasta bakımına kaynak sağlayacağını bildiriyor.
Herefordshire Belediyesi, yerel hanelerden neredeyse beşte birinin yakıt yoksulluğu yaşadığını tahmin ediyor.
Devon’daki sahada, geri dönüştürülmüş plastikten yapılmış başucu lambaları dahil olmak üzere çok sayıda sürdürülebilirlik önlemi bulunuyor.
Yerel köylülerden gelen bir öneri, kullanılmayan bir meyve bahçesine 424 güneş paneli kurulmasını hedefliyor.